Bir Milli Mücadele Destanı, Karayılan…

KİTAPPP

 

 

“Haydin yiğitlerim, vurun. Namus günüdür! Sesim kısılırcasına yineliyorum bu çağrımı… Düşman Samsak Tepe’nin yamaçlarına dayanıyor. O an anlıyorum ki bu coğrafyanın istiklali bizim kanlarımızla mayalanacak…” satırlarıyla başlıyor Milli Mücadele’nin Antepli kahramanı Karayılan’ın hikayesi…. Gülşen Gazel’in Serencam yayınlarından çıkan kitabının sayfalarını aralarken Karayılan’ın kimliğini ve neden Karayılan dendiğini de öğreniyoruz. Karayılan ismi; kalabalığın arasından kılıcıyla ortalığı darmadağın edip sağ çıkan adam anlamına geliyormuş. Kitap sizi sürükleyip götürüyor, Milli Mücadele dönemlerine. Milli Mücadele’nin Antep kahramanlarından Molla Mehmet Karayılan, Kurtuluş Savaşımızın en renkli simalarından biri. Antep’in işgal edildiği dönemlerde Şark Bölgesi Komutanı Kazım Karabekir’in emriyle seksene yakın çetesini yanına alıp Maraş’tan Antep’e gelmiş Fransızlara karşı mücadelesinde burada şehit olmuştur.

Türk’le Kürt’ün Kardeşçe Mücadelesi

Bu romanda Karayılan’ın, Maraş’ın Elifler köyünden başlayıp Sarıkamış’a, oradan Kilis Yolu’na, Nizip’e, Antep’e uzanan yaşam macerası anlatılıyor. Biyografik roman özelliği taşıyan eser, Antep’in Fransızlar tarafından işgalini, Şahin Bey’in, Şehit Kamil’in ve diğer Antep şehitlerinin şehadete gidişlerini ve tüm Anteplinin övgüyü hak eden mücadelesini de detaylarıyla ele alıyor. Bu kitabı okurken, dine mensup olan Türk’le Kürt’ün kardeşçe mücadelesinin Milli Mücadele’yi nasıl zafere çevirdiğine şahit olacaksınız.

Erkeksi Bir Dil Kullanılmış

 

Karayılan hakkındaki sınırlı kaynaktan elde edilen bilgilerin kurguyla bütünleşmesinden oldukça çarpıcı bir kitap meydana gelmiş diyebiliriz. Fakat bir kitapta benim ilk dikkat ettiğim şeylerden biri kitapta kullanılan dilin naifliğidir. Gazel’in kitabının da diline dikkat ettim ve kitapta kullanılan dil beklediğimden fazla ‘erkeksi’… Gazel, kitapta ataerkilliği çokça ön plana çıkarmış ve erkeksi bir dil kullanmayı tercih etmiş ‘kahraman bir erkeğin hayatı anlatılıyor, ondandır’ diyebilirsiniz fakat bir yiğidin hayat öyküsü de oldukça naif bir dille anlatılabilinir. Erkeğin egemen olduğu bir toplumda bu gayet normal gelebilir fakat bir kadından kahraman erkeğin hikâyesini bu kadar ‘erkeksi’ bir dille yazmasına şaşırdım desem yalan olur… En azından Gülşen Gazel’in yazmasına… Daha zarif ve kadının inceliğini, duygusal ruhunu andıran bir dilin tercih edilmesini beklerdim. Bu eleştirilerim Gülşen Gazel’in şahsına değil elbet Karayılan kitabında kullandığı dile… Gülşen Gazel’in Karayılan adlı romanının Serencam yayınlarından çıktığını ve mutlaka kitap kurtlarının okuması gerektiğini belirterek bitirmek istiyorum. İyi okumalar.

MİLLİ GAZETE’DEKİ SAYFA

15 KA

 

Top