No Comments
Bugünün Saraylısı Dizisi’nin Kahramanları Cansu Tosun,Serhat Teoman Ve Ali Ersan Duru

Bir dizinin tutması ekip işi gerçektende.Kudret Sabancı’nın muhteşem çekimiyle,Kıraç ve Nevzat Yılmaz’ın müzikleriyle,partnerlerin uyumu,oyuncuların seçimiyle ve senaryonun işlenişi de bütünleşince kaliteli bir iş çıkıyor ortaya.Reytingleriyle de kendini belli eden dizi,cumartesi günlerimizin vazgeçilmezi haline gelecek gibi görünüyor.
Dizide dikkatimi çeken üç isimden bahsetmek istiyorum.
Cansu Tosun‘un duru ve doğal bir yüzü var.Ayşen’e harika hayat veriyor.Masum,candan ve o kadar saf ki,hatta bazı sahnelerde ”Gerçeklere gözlerini kapama,bu kadar iyilik fazla ”diye hayıflandığım oluyor.Ama yine de hayatın sahteliklerine,kötü insanlarına karşı masalsı,ütopik,iyi niyetli karakteriyle dik duran kızı ,çok sevdim.Bakışlarındaki ürkeklik,yüreğindeki temiz duyguları,iyi bir şekilde aktarıyor izleyiciye,Cansu Tosun.Su gibi,berrak…Hiç bilmediği,ait olmadığı bir dünyanın tam ortasında.Bir de aşk eklenince bu hikayeye,güzelleştikçe güzelleşiyor dizi.Külkedisi masalı gibi.Dizilerdeki kahramana benzetiyor Savaş’ı.Asıl ulaşılmaz,farklı,kahraman olan halbuki kendisi.Gönülleri samimiyetiyle,masum,saf oluşuyla feth edecek.Herkes tepeden baktıkları bu yüze, gün gelecek hayran kalacak.Kötüler,canını acıtacak,acı çektirecek,iyi niyetini suistimal edecek belki ama hep kazanan sonunda o olacak.
Ayşen’in discoya giderken,kısa mini elbisesini arada çekiştirmesiyle,topuklu ayakkabılarının üzerinde yürümekte zorlanmasıyla,başkası gibi olmaya çalışan,utangaçlığını da yeni görüntüsüyle harmanlayınca çok güzel bir görünüm çıktı ortaya.Özellikle bu sahnede Cansu Tosun’un performansını çok beğendiğimi söylemek isterim.Tebessümle izledim o anları.
Ali Ersan Duru,Fatih rolüyle karşımıza çıkıyor.Daha sektörde yeni ve yolun başında olmasına rağmen,Fatih’e bürünmüş.Onu iyi tanıtıyor izleyiciye.Sakin oyunculuğu göz dolduruyor.Dürüstlüğünü,duygularını,Ayşen’e olan hissiyatını,Ayşen’i sevmesini,Ona ilgi duymasını,her an ne olursa olsun destekçi olmasını izlemeyi seviyorum.Fatih’in yanında huzurlu Ayşen.Bir dost gibi görüyor onu.Zor zamanlarda sığınacağı,sırdaşı olacak.Ayşen’in gönlü Fatih’e düşmeyecek olsa da, bu ikilinin sahnelerinin güzelliğinin bozulmasını istemem.Bir yandan da ne yazık ki Fatih,karşılıksız aşkıyla bizi derinden etkileyecek.Aşk üçgeninde en çok yaralan,üzülen ve kırılan Fatih olacak gibi.İzleyip görüceğiz.
Serhat Teoman,tüm ön yargılarımı Savaş karakteriyle sildi,süpürdü.Savaş’ın cool tavırlarını,umursamaz hallerini,hayata bakış açısını güzel sunuyor.Tebessüm çok yakışıyor.Sürekli sırıtsın istiyor insan.Karizması da yerinde.Yavaş yavaş Ayşen’i düşünmesi,hiçbir kızda görmediği,tatmadığı özellikleri bulması,farklı bir maceraya sürükleyecek onu.Ayşen,Savaşı baştan aşağı değiştirecek.Onun sevgisi iyi gelecek.Aşık olmayı,bağlanmayı öğrenecek.Aşk,değiştirecek Savaşı.Aşk sarhoşu olan,biran olsun aklından çıkmayan,aşktan ayaklarının bağı çözülen,nabız ve kalp ritimlerini kontrol edemeyen,içi içine sığmayan,Ayşen’i görmeden yapamayan Savaş’ın sahnelere tanık olmak için sabırsızlanıyorum.
Savaş,teknede Ayşen’i kolundan tutup,denize sarkıtışı,Ayşen’in duyduğu mutluluk ,derin,ince ince aktarıldı izleyiciye.Savaş,o an dünyaları vermişti eline sanki.Ve aralarında geçen güvene dair konuşmalar,aşkın sağlam zemin üzerine kurulduğunun habercisi.
Aşkın masum,yalın halini seviyorum.Böyle dizilerin olması aşkın yüceliğini,paha biçilmez bir duygu olduğu bir kez daha gözler önüne seriyor.
Sevgilerimle…
yazının kaynağı için tıkla
Share on Facebook Tweet This Share on Google Plus Pin This