Dink cinayetinin bir devlet politikası olduğunu ifade eden KCK Yürütme Konseyi Üyesi Karasu, ‘Öyle bir meczubun, bir Ermeni düşmanının yaptığı katliam değildir’ dedi
KCK Eşbaşkanı Hozat’ın açıklamaları üzerinden yürütülen tartışmalara da cevap veren Karasu, PKK’nin halklar ve inançlarla karşı karşıya getirilmeye çalışıldığına dikkat çekti. Kürdistan’ın halkların ortak vatanı olduğunu belirten Karasu, “Ermeni, Yahudi, Rum ve Süryanilerin en büyük müttefiki Kürt özgürlük hareketidir” dedi.
Halklar karşı karşıya getirilmek isteniyor
KCK Yürütme Konseyi üyesi Mustafa Karasu, Stêrk TV’de yayınlanan Özgür Gündem programına verdiği mülakatta, katledilen Ermeni gazeteci Hrant Dink cinayeti ve son günlerde Kürtlerle azınlık halkları birbirine düşürme amaçlı girişimleri değerlendirdi. Hrant Dink cinayetinin bir devlet politikası olduğunu açıkça ifade eden Karasu, “Öyle bir meczubun, bir Ermeni düşmanının, bir Hıristiyan düşmanının yaptığı katliam değildir, bir devlet politikasıdır” diye konuştu.
‘Halkların umuduyuz’
Karasu, KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat’ın bir mülakatında Fethullah Gülen Cemaati’nin bir paralel devlet olduğunu ifade ederken İsrail lobisi, milliyetçi Ermeni ve Rum lobilerinden bahsetmesinin ardından yürütülen art niyetli kampanyaya da dikkat çekerek, “Besê Hozat arkadaşın söylediği bir cümle -ki uzun bir röportajın içinden cımbızlanarak alınmıştır- üzerinden aslında Kürtlerle Yahudiler, Ermeniler, Rumlar karşı karşıya getirilmek istenmektedir. Çünkü bu coğrafyada demokrasinin dinamiği Kürtlerdir. Kürtlerin mücadelesi Ortadoğu’yu demokratikleştirecektir, özgürleştirecektir. Kürtler tasfiye edildiğinde, ezildiğinde Ortadoğu’daki bütün demokrasi ve özgürlük umutları ezilecektir. O zaman Ermenilerin de, Yahudilerin de, başka ezilen halkların da, etnik ve dinsel toplulukların da umutları ezilecektir. Kürt hareketi tasfiye edilirse Ortadoğu farklı dinler, mezhepler ve inançlar mezarlığı haline getirilecektir” tespitinde bulundu.
40 yıllık pratiğimiz ortada
Yapılan tartışmaların maksadına da işaret eden Karasu, “Aslında hem PKK vurulmak isteniyor hem de Ermeniler, Yahudiler, Rumlar ve Süryaniler vurulmak isteniyor. Çünkü demokratik ulus anlayışı, ortak yurt anlayışı PKK’dedir. PKK bunu Ortadoğu’da yaygınlaştırmak istiyor. Böylece bütün etnik ve dinsel toplulukların özgür yaşayacağı bir Ortadoğu, bir Kürdistan, bir Türkiye yaratmak istiyor. PKK’nin 40 yıllık pratiği ortada değil midir? Bu 40 yıllık pratik ortaya konulursa, PKK kadar dünyada, Ortadoğu’da farklı azınlıklara, dinsel topluluklara, etnik topluluklara dostluk yapan, onlara yapılan zulme karşı çıkan başka bir hareket var mıdır? Bir tane göstersinler” diye sordu.
Binlerce yıldır birlikte yaşadık
Hozat’ın sözleri için “İyi ifade edememiştir” diyen Karasu sözlerini şöyle tamamladı: “Yoksa paralel devlet bellidir, Fethullahçılardır. İktidar da bellidir. Türkiye’deki hakim siyasi güçler de bellidir. Ermeniler, Yahudiler, Rumlar Süryaniler, farklı etnik ve dinsel topluluklar, gerçekten özgür ve demokratik yaşayacaklarsa en büyük müttefikleri Kürt özgürlük hareketidir ve Kürtlerdir. En Büyük dostları Kürtlerdir. Zaten Ermenilerle Kürtler tarihte iç içe yaşamışlardır. Binlerce yıl beraber yaşamışlardır. Kürtler için, hatta bu Ortadoğu halkları için en acı durum Ermenilerin soykırıma uğratılmasıdır. Bundan Kürtler de zarar görmüştür. Kürtler de zayıf düşürülmüştür. Kürt coğrafyası zayıf düşürülmüştür. Bundan Kürtler acı duymaktadır. Kürdistan herkesin ortak vatanıdır. Öyle tek vatan, tek millet anlayışımız yok. Bu Kürdistan Kürtlerin, Ermenilerin, Süryanilerin vatanıdır, bu topraklarda yaşamış herkesin vatanıdır. Amed’de Van’da, Hakkari’de, Mardin’de kim yaşamışsa onların ortak vatanıdır. Sadece Kürtlere aittir demiyoruz. Bu yanlış bir yaklaşımdır.
Bu bağı sarsamazlar!
Karasu’nun katıldığı programda konuşan Fransa Çobanyan Enstitüsü Kurucusu Jean Sirapian de, “Kürtler, Ermeniler, Süryaniler Anadolu’nun ezilmiş halklarıdır. Bizim ortak yanımız bu. Bu bağı sarsamazlar” diyerek farklı beklenti içinde olanlara cevap verdi. Karasu’nun sözlerine atıfta bulunan Sirapian, “Kürtlerle Ermeniler arasına bir balta vurmak istiyorlar. Mustafa Karasu bu konuyla ilgili, Hozat’ın cümlesiyle ilgili ne dediyse, yüzde yüz kendi dediğinin altını imzalayabilirim. Tam benim düşündüğüm gibi” dedi. Karasu’yu tanımam, Besê’yi tanımam. Türkiye’yi tanıyan Türkiye’nin derin devletini tanıyan biri için belliydi söyledikleri. Manipülasyon olabilir. Bugün ne kalmış ki lobisi kalsın” dedi. Türk eğitim sisteminin yarattığı ırkçı kafa yapısına da işaret eden Sirapian, “Bu hastalığın çözülmesi lazım. Hrant’ın istediği buydu. Tek millet, tek düşünce, tek çerçeveye sokmak istemek Türkiye’nin en büyük problemi” diye konuştu.